
Helsinki Gezi Rehberi
Finlandiya’nın güneyinde Finlandiya Körfezi’nin kıyısında Baltık Denizi’nde bulunan şehir, ülkenin nüfus bakımından en büyük şehri ve başkenti. Helsinki’de yaklaşık 315 ada bulunuyor. Helsinki’ye komşu şehirler Espoo, Vantaa ve Kauniainen. Bu bölgenin toplam nüfusu yaklaşık 1 milyon. Her 4 Finlandiyalı’dan biri bu bölgede yaşıyor.
Gezilecek Yerler
Mimarisinde sıkça açık renkli granit taşı kullanıldığı için “Kuzey’in Beyaz Kenti” olarak anılan şehir, Avrupa’nın deniz ve doğayla en iç içe şehirlerinden biri. Birçok sosyal ve kültürel etkinliğin düzenlendiği Helsinki, 16. yüzyılda kurulmuş bir şehir. Bu sebeple diğer Avrupa şehirleriyle kıyaslandığında yeni bir şehir diyebiliriz. Tallinn şehrine rakip olarak kral tarafından kurulan şehir, asıl gelişimini Rusya’nın Finlandiya topraklarına el koymasıyla göstermiş. Bu zamana kadar İsveç’e bağlı olan ülke Rusya’ya bağlanmış ve 1812 yılında Rus Çarı ülkenin başkentini Helsinki yapmış. Daha önceki başkent olan Turku’da çıkan yangınla oradaki önemli kurumların da Helsinki’ye taşınmasıyla şehir oldukça hızlı bir gelişme göstermiş. Şehir yeniden tasarlanmış ve St. Petersburg şehrinden alınan ilhamla neoklasik mimarinin en güzel örnekleriyle süslenmiş. Özellikle 19. yüzyıldan birçok önemli eser şehirde görülebilir. Adalar, doğal parklar, mimari yapı, müzeler ve pazarlar şehrin görülmesi gereken yerleri.
Suomenlinna Adası ve Kalesi
Buraya gelen her turistin ilk olarak uğradığı yerlerden biri olan adaya, Market Square’den 15 dakikada tekneyle ulaşabilirsiniz. Adada denizaltı kalıntısı, köprü, müzeler ve kale bulunuyor. Kale, Rusya’dan gelebilecek saldırılara karşı korunmak amaçlı olarak yapılmış. Yapıldığında altı adaya yayılmış bir kompleks olan adanın inşaatına 1748 yılında başlanmış. Rus saldırılarına direnemeyen kalenin bulunduğu adada Ruslardan kalma Rantakasarmi binası, Rus Kilisesi gibi yapılar da görülebilir. 1855 yılındaki İngiliz işgalinden ve II. Dünya Savaşı’ndan kalma eserler de yine burada incelenebilir. Yerli halkın yazları piknik yapmak için geldikleri adada kafe, restoran ve dükkanlar hizmet veriyor.
Uspenski Katedrali ve Kauppatori
Bizans ve Slav mimarisi ile inşa edilmiş olan katedral, 1868 yılında ibadete açılmış. Kauppatori denilen pazar meydanında bulunan katedral, Batı Avrupa’daki en büyük Ortodoks kilisesi. Altın kaplı kubbeleriyle, Rus mimarisinin izleriyle dikkat çeken katedral, bir zamanlar şehirdeki Rus hakimiyetinin en büyük kanıtı. Katedralin önündeki Kauppatori, şehrin en canlı noktalarından biri. Meydanda kafeler, restoranlar ve balıkçılar bulunuyor.
Fin Ulusal Galerisi
Orijinal ismi Suomen Kansallisgalleria olan kurum, Finlandiya’nın en büyük sanat kurumu. Fin tarihinin değerli eserlerini toplayan enstitü kapsamında Ateneum Sanat Müzesi, Sinebrychoff Sanat Müzesi ve Kiasma Çağdaş Sanat Müzesi de bulunuyor.
Ateneum Sanat Müzesi, Helsinki Garı’nın önündeki Rautatientori Meydanı’nda. Ülkenin en önemli klasik sanatlar müzesi olan müzede, 18. yüzyıl rokoko sanatından 20. yüzyılın sanat akımlarına kadar pek çok eser bulunuyor.
Sinebrychoff Sanat Müzesi, Bulevardi üzerinde bulunuyor. Helsinki’de yaşayan Rus bir aileye ait olan bina geçmişte bira fabrikası olarak kullanılmış. Ailenin sanat koleksiyonunu bağışlamasıyla oluşturan müzede; resim, porselen ve mobilyalar görülebilir.
Kiasma Çağdaş Sanat Müzesi, yakın dönem Finlandiya sanatından ve dünya sanatından eserlerin bulunduğu bir müze. 1998 yılında açılan müze, şehrin modern yapılarından biri.
Senato Meydanı
Birçok tarihi mekanın bulunduğu Senato Meydanı şehrin en eski bölgelerinden biri. Meydanda Rus Çarı II. Aleksander’in heykeli var. 1822 yılında yapımı tamamlana Senato Binası da yine bu meydanda.
Helsinki Katedrali
Lutheran Katedrali olarak da bilinen katedral, neoklasik tarzda yapılmış ve 1852 yılında tamamlanmış. Katedral oldukça sade bir mimariye sahip.
Adalar
Feribot aracılığıyla Helsinki’nin adalarını gezebilirsiniz. Keşif turunuza adaları mutlaka ekleyin.