Ana Blog Görseli

Tarihi İhtişamın Merkezlerinden Biri Olan Edirne

Trakya’nın en görkemli ve tarihi dokuların en fazla bulunduğu şehir olan Edirne en fazla tarihi turizmi ile dikkat çekmektedir. Ziyaretçilerin tarihi görselleri incelemek için gittiği bu il hem Yunanistan hem de Bulgaristan için Türkiye’ye açılan kapı konumundadır. iki ülkeye sınırı bulunan Edirne ata topraklarının en fazla mirasa sahip olduğu noktalardan biridir. Yıl içerisinde sürekli olarak turist ağırlamakta olan Edirne, özellikle Osmanlıdan kalan tarihi mekanlar sayesinde yabancı turistlerin de ilgi odağı olmaktadır. Bu sayede hem çok fazla gelişmekte hem de ekonomik açıdan geçim sorunsalı ortadan kalkmaktadır. Edirne’de bulunan Trakya Üniversitesi birçok alanda ön lisans ve lisan eğitimi sunarken, uygulamalı alanları ile de öğrencilere kaliteli bir eğitim sunmaktadır. 170.000’e varan nüfusu ile çok da kalabalık olmayan bu şehir turist sayısı ile de çok fazla dikkat çekmektedir.

Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi

Edirne Osmanlı döneminden kalan çok sayıdaki eserleri ile ünlüdür. Çoğu eser halen eski halini korumakta ve bozulmadan sergilenmeye devam etmektedir. Ama özellikle sağlık, eğitim ya da bilim alanında bir eser varsa buradaki her şey korunaklı bir ortamda saklanmaya çalışılır ki gelecek nesillerin de görmesi sağlansın. Bu sayede hem kültürlerin hem de tarihi eserlerin korunması sağlanmaktadır. Edirne çok sayıda eser ile ünlü iken en fazla dikkat çeken sağlık bölümü külliyesi şu an müze olarak kullanılan Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi’dir. Bu Müze Trakya Üniversitesi bünyesinde halen ziyaretçilerine kapılarını açmaktadır. Müzede halen eskiden kullanılan tüm sağlık araç ve gereçleri sergilenmeye çalışılmakta, bulunan tüm eserler Müze’ye kaydedilmeye devam edilmektedir.

Edirne Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi

Edirne Büyük Sinagogu

Osmanlı devleti hem üç kıtaya hakim olması hem de uyguladığı iskan politikası ile çok fazla ilgi gören takdir edilen bir devlet olmuştur. Dönemindeki hoşgörüsü, o dönemlerde bulunan ve hemen hemen tüm dinlere ait bir ibadethanesi bulunan noktalar ile ortaya çıkmıştır. Edirne Sinagogu Avrupa’da en büyük sinagog olma özelliğini halen kaybetmemiştir. Dünyada ise bu rakam 3. Sinagog olarak bilinmektedir. 1453 İstanbul’un fethinden sonra Osmanlı devletindeki hoşgörüyü duyan ve 1400’lü yılların sonuna doğru Avrupa baskılarından kaçan, Osmanlıya sığınan Seferad cemaatine kadar köklü bir geçmişi olan sinagog tamamen Osmanlı tarafından yaptırılır. 1905’te çok büyük bir yangında yanması ve büyük hasar görmesi üzerine dönemin padişahı II. Abdülhamid tarafından yeniden inşa ettirilmiştir.

Edirne Büyük Sinagogu

Her dönemde olduğu gibi atalarından gelen hoşgörü politikasını uygulayarak devam ettirmeye çalışan Sultan II. Abdülhamid devletin zor dönemlerden geçtiği 1905 – 1907 yılları arasında yeniden sinagogun tamamlanmasını sağlamıştır. 1907 yılında düzenlenen ve adına Hamursuz Bayramı denen gün sinagog yeniden hizmete girdiğinde eskisinden daha sağlıklı ve büyük bir bina olmuş, aynı zamanda yapısı ve mimari özellikleri ile çok beğenilmiştir. Sinagog Viyana’da yer alan Leopoldstadter Tempel isimli sinagog ile çok fazla benzerlik göstermektedir. Mimarı Fransız olmasından dolayı proje hazırlanırken bu sinagog örnek alınarak istenilen kalitede bir bina ortaya çıkması sağlanmıştır. France Depre mimari tarzın hemen hemen aynı olması çin projelendirme aşamasında birçok kez Viyana sinagogunu ziyaret etmiştir. Sinagog 1980’li yıllarda Yahudiler Edirne’den ayrılırken yıkılma noktasına kadar gelse de zaman için de Vakıflar Genel Müdürlüğüne geçmiş ve çok sürmeden restorasyona alınmıştır.