Bratislava Gezi Rehberi
Slovakya’nın başkenti olan Bratislava, 1. yüzyılda Posonium olarak bilinen bir şehir. Bratislava, Tuna Nehri kıyılarına kurulmuş. Genellikle bölgede Slav kökenli kişiler yaşamlarını sürdürüyor. Avrupa’nın doğusunda kalan Bratislava’nın doğusunda yer alan Ukrayna’da Slavlar, batısında yer alan Avusturya’da ise Germenler yaşadığından dolayı geçiş bölgesi olarak adlandırılabilir.
Gezilecek Yerler
Kültür ve ticaret bakımından oldukça zengin olan ülkenin başkenti Bratislava kurulduğu tarihten itibaren farklı egemenliklerin altına girdiğinden ve birçok egemenliğe başkentlik ettiğinden dolayı kozmopolit bir yapıya bürünmüş. Günümüzde şehirde farklı birçok egemenliğe ait mimari, festival, yemek, mutfak ve edebiyat özelliklerini görmek mümkün. Küçük bir şehir olan Bratislava, turistik bakımdan oldukça zengin olduğu için mutlaka gezi rehberinde olması gereken başkentlerden biri. Şehrin sokaklarında gezerken karşınıza çıkacak olan heykellerle mutlaka fotoğraf çektirin.
Bratislava Kalesi
9. yüzyılda küçük bir kayalık tepenin üzerine inşa edilen kale, 1811 yılında çıkan bir yangında büyük zarar görmüş. II. Dünya Savaşı’nın bitmesinin ardından aslına uygun olacak biçimde tekrar inşa edilmiş. Konumu itibarı ile mükemmel bir görüş alanına sahip olan Bratislava Kalesi’nden Tuna Nehri’ni kuşbakışı olarak görmek mümkün. Günümüzde Bratislava Kalesi Tarih ve Arkeoloji Müzesi olarak kullanılıyor.
Devin Kalesi
Kale’nin tarihi M.Ö. 5000 yıllarına dayanıyor. İnşa edildiği tarihten bu yana farklı imparatorlukların denetimi altında yer alan Devin Kalesi, çok kez siyasi ve idari merkez olarak kullanılmış. Devin Kalesi, şehir merkezinin biraz dışarısında yer alan Muranska Bölgesi’nde. Kaleyi ziyaret etmek için öncelikle Muranska’ya gitmek gerekli. Devin Kalesi, Tuna ve Morova nehirlerinin birleştiği bir uçurumun kenarında yer alıyor. Yemyeşil doğası ile ziyaretçilerine muhteşem bir doğa manzarası sunan kale, bulunduğu konum itibarı ile de Slovakya’nın en önemli arkeolojik alanlarından biri olarak biliniyor. Devin Kalesi günümüzde Ulusal Anıt olarak kabul ediliyor.
Michael Kapısı
Michael Kapısı, 14. yüzyılda inşa edilmiş. Bratislava şehrini çevreleyen duvarlardan geriye kalan dört kapıdan biri olan Michael Kapısı, şehrin en önemli sembollerinden biri. Michael Kapısı kulesi ile birlikte 51 metre yüksekliğe sahip. Kulede bir teras mevcut. Bu terastan Stare Mesto bölgesinin tadını doyasıya çıkarabilmek mümkün.
Primate Sarayı
Primate Sarayı, Bratislava’nın tarihi kısmının merkezinde yer alıyor. 1778 - 1781 yılları arasında inşa edilen saray, günümüzde konser organizasyonları, kent meclisi toplantıları için kullanılıyor. Bunun yanı sıra sarayda turistik turlar da düzenleniyor.
Apollo Köprüsü
2005 yılında açılışı yapılan Apollo Köprüsü, Dünya Savaşı öncesi Tuna Nehri’nin batısında yer alan petrol rafinerisinin adını almış. 854 metre uzunluğa sahip. Köprüde, yayaların ve taşıtların kullanabileceği ikişer şerit bulunmakta.