
Basel Gezi Rehberi
Avrupa’daki pek çok şehir, kültürel etkinliklere yoğunlaşması nedeniyle her zaman ilgi çeken yerler olmuştur. Basel’de bu şehirlerden biri. İsviçre’nin en büyük ikinci kenti olan Basel, turistler için, birçok müze, galeri, anıt ve eğlence içerikli noktalara ev sahipliği yapıyor. Göz alıcı yapıların birçoğu, ünlü İsviçre mimarları Renzo Piano ve Frank O’nun ustalıklarını taşıyor. Şehrin iki yakasını Ren Nehri süslüyor. Almanya ve Fransız sınırına girmeden keskin bir dönüşle Basel’i de içine alan Ren Nehri şehre öylesine doğal bir görünüm katıyor ki, belki de Basel’in bu denli popüler olmasında Ren Nehri’nin de payı büyüktür. Eski Kent, kültürel cazibe merkezlerini bulabileceğiniz en ideal gezi noktaları arasında yer alıyor. Önemli bir kültürel mirasa ev sahipliği yapan Basel, Avrupa’nın görülmeye değer turistik şehirlerinden biridir.
Eski Kent
Şehrin Ren Nehri ve Spalentor’daki eski şehir kapısı arasında kalan Eski Kent bölgesi, taş caddeleri, ortaçağ kiliseleri, güzelce muhafaza edilmiş eski evleri ve parlak boyalı çeşmeleriyle oldukça atmosferik bir yer. Eski Kent’in dolambaçlı yolları sizi birbirinden güzel mimarili yapılara, anıtlara ve köşe başı butik dükkânlara çıkaracaktır. Barok tarzda dekore edilmiş olan lonca evleri burada mutlaka görülmesi gereken başlıca yerler arasındadır.
Rathaus (Belediye Sarayı) ve Marktplatz
Şüphesiz Eski Kent’in odak noktası Marktplatz’tır. Burada, yerel ürünler, çiçekler ve yiyecek çeşitliliğinin bol olduğu renkli bir Pazar yeri bulunmaktadır. Meydanın en özel yeri ise parlak kırmızı renkli cephesiyle Belediye Sarayı’dır. 1504’ten 1521’e kadar olan Geç Burgonya tarzında inşa edilen Belediye Sarayı, ilgi çekici duvar resimleri ve avlusuyla görülmeye değerdir.
Basler Münster
Kentin en güzel yerlerinden biri olan Minster Tepesi’ndeki en yüksek noktada yer alan Basler Münster Kilisesi, parlak kiremitli çatısıyla kolayca fark edilebilir turistik yapılardan biridir. Eskiden bir Roma fortunun bulunduğu Münsterplatz, 18. Yüzyıldan kalma şık bir yerdir. 9. Ve 20. Yüzyıllar arasında Fransa’nın Vosges dağlarından çıkarılan kırmızı kum taşından inşa edilen yapı, 1356’da meydana gelen bir deprem sonrasında Gotik tarzda yeniden inşa edildi. Orijinal yapıdan bir kısmı duruyor sadece.
Sanat Müzesi
İsviçre’nin en iyi resim koleksiyonu olarak kabul edilen Sanat Müzesi, hem eski ustaları hem de modern sanatı temsil eden eserleriyle şehrin popüler turistik yerlerinden biridir. Müzenin birinci katında Konrad Witz’in 15. Yüzyıl Kurtuluş Sunağı Aynası, Mathias Grünewald’ın Çarmığa Gerilmesi ve Holbein’in 16. Yüzyıl portreleri bulunuyor. İkinci katta, 19. Ve 20. Yüzyıl Empresyonist, Eskpresyoniet ve Sürrealist çalışmalar yer alıyor. Ayrıca Gauguin, Van Gogh, Corot, Picaso ve Max Ernst gibi önemli ustaların eserleri de görülmeye değerdir.
Spalentor
1370 yılından kalma Spalentor, eski kente damgasını vuran surlarla kaplı ihtişamlı bir yapıdır. Bir zamanlar eski şehir duvarlarının bir parçası olan şehir kapısı, 1866’daki tahribattan bu yana yalnız başına kalmış, şehir duvarlarından ayrılmıştır.
Haus zum Kirschgarten
Basel’in en görkemli yerlerinden biri olan Haus zum Kirschgarten, 1775-1780 yılları arasında klasik tarzda inşa edilmiş mimari açıdan göz dolduran bir yapıdır. İsviçre geleneksek ev hayatı için en iyi yerlerden biri olan yapı, 25 odalı, zengin bir 18. Yüzyıl mobilyalarının yanı sıra, uluslararası alanda önemli dekoratif koleksiyonlara ev sahipliği yapıyor. Pauls-Eisenbeiss Vakfı’nın porselen koleksiyonu, saat koleksiyonları ve gümüş eşyalar görülmeye değerdir.