Ana Blog Görseli

Aşkabat Gezi Rehberi

Çölün ortasında şehir mi olur? demeyin. Çünkü çölün tam orta yerine kurulmuş ve aşkın şehri olarak anılmaktadır. Türkmenistan’ın en büyük şehirlerinden biridir. Ve Aşkın şehrini görmek istiyorsanız, kış ve yaz aylarını kesinlikle tercih etmeyiniz. Hava koşulları gereği yazı ve kışı çok sert geçmektedir. Bu yüzden, Nisan veya Eylül aylarında seyahat etmeyi tercih edin. Aşkabat’a geldiğinizde, mermer ve granitten yapılmış yapılarla karşılaşırsanız sakın şaşırmayın. Bu mermer gibi soğuk yapılar arasında, gece vuran ışıkla ışıldayarak, muhteşem bir görüntü oluşturan şehir, bütün ihtişamıyla sizleri karşılamaktadır.

Bu bembeyaz damarsız mermerler, neredeyse tüm yapılarda kullanılmaktadır. Özellikle Türkiye ve İtalya’dan ithal edilerek, bembeyaz şehir kurmuşlar. Hava kirliliğinin olmadığı kentte, düzen ve temizlik hâkimdir. Eğer, fırsatınız olur da 5 günden fazla seyahat edecek olursanız, Aşkabat’ta her gün arabaların yıkanması garip gelebilir. Çünkü polislerin kirli arabalara ceza kesme gibi garip kuralları var. En önemlisi de yola çıkarken, yanınıza fazla para almazsanız, ortada kalabilirsiniz. Çünkü burada bankamatik yok. Şehire yolculuk çok rahat ve kolaydır. Zamanında oluşan deprem yüzünden çoğu bina harap olmuştur. Yerine depreme dayanıklı beton binalar yapılmıştır. Ulaşım ucuz olmasından dolayı istediğiniz her yere kolaylıkla gidebilirsiniz. Aşkabat, hava kirliliğinin nerdeyse hiç olmadığı ülkelerden biridir. Doğalgaz zengini bir ülke olmasından olsa gerek. Düzenli bir şehir görünümü vardır. Parklar, caddeler ve sokaklar gayet temiz ve düzenli, özellikle kamuya açık alanlarda sigara içilmemesi, çevreye ve doğaya ne kadar önem verdiklerini gösteriyor. Eğer gündüz veya akşam temiz havada yürüyüş yapmak istiyorum diyorsanız, gönül rahatlığıyla seyahatinizin tadını çıkartabilirsiniz.

Aşkabat Gezi Rehberi

Aşkabat Türkmen Halı Müzesi

Aşkabat mutlaka gezilip görülmesi gereken yerlerden biridir. Eğer yürüyerek gezmeyi düşünüyorsanız, yanlış seçim yapmış olursunuz. Daha verimli seyahat etmek istiyorsanız, troleybüs, metrobüs veya taksi kullanmayı tercih edin. Şehirde birden fazla anıtlar bulunmaktadır. Ayrıca müzeye uğrayarak, tarihi eserleri görebilirsiniz. Aşk şehir olarak adlandırılan Aşkabat, Türkmen halısı müzesine girmeyi ihmal etmeyin. Halıların Türkmenler için ne kadar önemli olduğunu bu müzeyi ziyaret ettiğinizde göreceksiniz. En iyi halı örneklerini burada bulabilmeniz mümkün.

Ertuğrul Gazi Camisi

Günümüzde, Diriliş Ertuğrul dizisinden sonra daha çok bilinen ve herkesin mutlaka gitmek istediği yerlerden biri de Ertuğrul Gazi Camisi. Osmanlı döneminin mimarisinin hissedildiği en güzel örneklerden birisidir. Türkiye’de bir camideymiş hissini veren camilerden biridir. Eğer buraya uğrarsanız, yabancılık çekmeyeceğinizi belirtelim.

Aşkabatda Gezilecek Yerler

Türkmen Güzel Sanatlar Müzesi

Aşkabat’a gelip de en çok ziyaret edilen bölümlerden birisi olduğu kesin. Güzel sanatlar adına birçok sanat eserini burada görebilirsiniz. Bir ülkeyi tanıtan, o ülkenin sanat eserleri ve tarihidir. Bu aşk şehrini yakından tanımak istiyorsanız, sanat eserlerini inceleyerek bilgi sahibi olabilirsiniz.

Çöl pazarı

Aşkabat’taki çöl pazarı ise, mutlaka uğranması gereken yerlerden biridir. Kadınların el işlemesi rengârenk yerel kıyafetleri, el işlemeli ürünleri ve takı gibi ürünleri satın alabilirsiniz. Aşkabat’ta Rus ve Avrupa operası izleyebilirsiniz. Akşamları birçok bar ve restoran açık olduğundan dolayı, dolayasıya seyahatin tadını çıkarabilirsiniz.

Türkmen pilavı

Genellikle et ve sebze gibi gıdaları bolca tüketen Türkmenlerde, yörelere göre et veya sebzeye verdiği ağırlık değişmektedir. Pilav, haşlama, et ve dolmalar Türkmenlerin en temel yemekleri arasında yer alır. En çok tüketilen gıda pirinç olduğundan mıdır bilinmez, Türkmen pilavı lezzet olarak olduğu kadar kültürel anlamda da önem kazanmıştır. Türkmenler, Perşembe ve Cuma günleri özellikle Türkmen pilavı pişirerek, ölülerinin ruhlarına hediye ederler. Dualar eşliğinde hem ölülerini anarlar, hem de pilavı tüketirler. Bu gelenekleri ile Türklerden pek de farklı sayılmazlar. Burayı ziyaret ederseniz, yiyecekleri konusunda yabancılık çekmeyeceğiniz kesin.